Santos de Cartier’nin yeni saat koleksiyonu, Alberto Santos-Dumont’dan ilham alarak, dünyayı değiştiren erkeklerin öncü ruhunu, tarzını ve ilerleme tutkusunu ölümsüzleştiriyor. Santos de Cartier’nin yeni koleksiyonu hazırlanırken, tasarım stüdyoları konfora, zekice hesaplanmış oranlara ve Santos estetiğine saygıya odaklandı. Kare şekil değişmedi; tıpkı Eiffel Kulesi’ndeki dört açısal köşeyle de yüceltildiği gibi, çağın Parizyen inceliği ve simetrisi buraya da yansıtıldı.

Düz çizgilerin tercih edildiği çağının ötesindeki bu şekil, geleneksel yuvarlak saat şekillerinden kopuşu da temsil ediyor. Değişmeyen özellikler arasında bezeldeki sekiz vida yer alıyor. Bu işlevsel donanım, kent mimarisinin altın çağıyla özdeşleşen mekanik çelik yapıların yaygınlaşmasına minyatür bir övgü niteliğinde.

Bezel tasarımı, kasanın ve kayışın çizgileri arasındaki sinerjiyi ön plana çıkartacak şekilde güncellendi. Daha şık olan bu çizgiler, saatin tarz sahibi dinamiğini vurguluyor. Bileğe tam oturacak şekilde tasarlanan saatin ölçümleri ve ağırlığı, konforu ve ergonomiyi optimize etmek için titizlikle hesaplandı.

Alberto Santos-Dumont’un her yeni macerasında sürekli ilerleme arayışına sadık kalan 1847 MC otomatik kalibre ile Santos de Cartier‘nin yeni tasarımı, performans ve konfor açısından çok daha iddialı. 1847 MC kalibre, eşapman ve hareket mekanizmalarında antimanyetik nikel fosforlu bileşenler ile paramanyetik alaşımdan kalkan içeriyor. Bu da kalibreye, bir saatin günlük hayatta maruz kalabileceği güçlü manyetik alanlar karşısında etkili bir dayanıklılık kazandırıyor.

Vidaları aşağı bakan aksamı sayesinde yeni Santos de Cartier, minimal kasa kalınlığıyla 10 bara (yaklaşık 100 metre) kadar su geçirmezlik sunuyor. Cartier atölyeleri, yeni Santos de Cartier’nin pozisyon, nem, sıcaklık, basınç, darbe ve hız değişikliklerine karşı dayanıklılık gösterecek ve bu faktörlerin saatin doğruluğuna etkisini engelleyecek şekilde kurdu, kalibre etti ve test etti.

Seri üretimi yapılan ilk uçak olan Demoiselle tasarımı, mühendisler için harika bir fırsat sundu. Kıyafetlerle sınırlanmaktan nefret eden Santos-Dumont’un ters taktığı şapkası, pilot gözlükleri ve uçağının komutlarına bağlı kablolarıyla sarılı özel olarak yapılmış paltosu, ona işlevi modanın üstünde tutan benzersiz bir görünüm kazandırdı. Kendine has tarzı, kendi neslinin estetiğini yansıtıyordu: yeni modern yaşam tarzına ayak uyduran konfor.